Depremde Yıkılan Hamidiye Sitesi’ndeki Hulusi Efendi Vakfı Detayı!

Binlerce canımızı kaybettiğimiz 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinin acıları hala taze. Evlerin, yuvaların, şehirlerin harabeye döndüğü asrın felaketinde çıkarılan en büyük derslerden biri de “Deprem gerçeğinin göz ardı edilerek” yapılan binaların felakete zemin hazırladığı gerçeği. Dünyevi hırslar uğruna dayanıksız malzemelerle ve fay hattı üzerine yapılan binalar onlarca canımızı kaybetmemize neden oldu. Pek çok müteahhit ve sorumlu ihmal gerekçesiyle göz altına alındı veya tutuklandı.

Komşu şehrimiz Kahramanmaraş’ı adeta yerle bir eden 6 Şubat felaketinde de Hulusi Efendi Vakfı skandalları gündeme oturdu. Darende’nin sürekli olumsuz haberlerle gündeme gelmesine neden olan, faydasından çok zararı dokunan ve skandallarının ardı arkası kesilmeyen Hulusi Efendi Vakfı 6 Şubat felaketinde de Palakoğlu rezaletiyle gündeme oturmuştu. “Şeyhin Damadı ve Hulusi Vakfı’nın Eski Yöneticisi” titrine sahip, afetlerle ilgili ne bir eğitimi ne de yetkinliği olan İsmail PALAKOĞLU’nun Kahramanmaraş AFAD müdürlüğü makamını işgal etmesi yerel ve ulusal basında yoğun bir şekilde eleştirilmişti.

FIRILDAK AHMET’TEN, AHMET EFENDİ’YE!

Ciddi Gazete yazarı Alper AKSOY, yazısında kinayeli bir şekilde Hulusi Efendi Vakfı ve “Fırıldak Ahmet” lakabıyla anıldığını ileri sürdüğü Müteahhit Ahmet KARA’yı kaleme aldı. Ahmet KARA’nın kendine “yeni bir imaj” çalışması yapmak için Hulusi Efendi Vakfı ile irtibat kurmaya başladığı, her ziyaretinde himmet adı altında şaibeli kazancından vakfa binlerce dolar “bağışta” bulunduğunu ve vakıf içinde imtiyazlı bir yere geldiğini yazdı. Hulusi Efendi Vakfı’nın himmetiyle(!) Fırıldak Ahmet’ten “Ahmet Efendi”ye terfi eden Ahmet KARA, depremde enkaza dönen ve çok sayıda kişinin vefat ettiği Hamidiye Sitesi’nin müteahhiti.

 

Yazısında Hulusi ATEŞ ile ilgili olarak vakfın web sitesinde yer alan “Peygamber efendimizin torunu ve seyyidlik” ifadelerine ironik bir şekilde şekilde eleştirdiği görülüyor.

Bu dünya mahkemesinden Fırıldak Ahmet az bir ceza ile kurtulabilir, peki ya öteki dünya mahkemesi?

sorusuyla yazısını sonlandıran Faruk AKSOY’un yazısının tamamına ulşamak için tıklayın.