Mahalle Yolunu İşgal Eden Enerji Şirketine Vatandaşlar Tepkili

Hacılar Şeyhler Mahallesi sakinlerinin mahalleyi ikiye bölen hidroelektrik santarali ile başı dertte. Tohma Çayı kenarındaki mahalleye 2003 yılında kurulan HES, mahalleyi ortadan ikiye böldü. Üstelik mahallenin tek yolunu da kullanıma kapattı. Mahalleli açtıkları davaları kazanmalarına rağmen yollarını açtıramıyor. Resmiyette var olan yol fiiliyatta yok! Mahalleli, üç yüz metrelik mesafeyi 12 kilometre dolaşarak aşmak zorunda kalıyor.

Burası her ne kadar mahalle olarak geçse de güzel şirin bir köy. İki dağın arasında Darende’ye doğru akan Tohma Çayı’nın yamacında kurulu olan mahallede yeşilliklerin içinde evler bile görünmez olmuş. Hayvancılık, bağ ve bahçecilikle uğraşan mahalleli, 2003 yılında açılan HES’i kucaklayarak karşılamış. Ancak mahallenin tek yolu HES’in sınırlarına dâhil etmiş ve 3,5 yıl önce mahallelinin kullanımına kapatılmış. Yargıya başvuran mahalleli davaları kazanmış ama ellerindeki mahkeme kararlarını uygulatamıyorlar.

Mahkeme kararını uygulatmak için çalmadık kapı bırakmadıklarını söyleyen mahalleli Aydınlık’a konuştu.

DAVAYI KAZANDILAR

Mahallenin muhtarı Turan Ortakaya, Darende’de okula giden iki çocuğunu kendisinin okula götürüp getiriyor. Kapatılan yol yüzünden okul servisinden yararlanamıyor. Ortakaya yaşadıkları süreci şöyle anlattı: “Yapılırken bizim eski kadim yolumuzu yıktılar. O zaman bize, ‘Yolunuz yapılana kadar size geçici bir yol vereceğiz’ dediler.

2006 yılında kadastro geldi. O yolu da tapularının içine aldılar. Bunun üzerine mahkemelik olduk. Davayı kazandık. Karar, ‘Eski kadim yolun, yol olarak kalmasına’ diye çıktı. Yargıtay kararı çıktıktan sonra biz yolumuzu istedik. Darende Belediyesi Malatya Belediyesi’ne attı, onlar bu şirkete attı, 2016 yılının sonunda şirket yolu tamamen kapattı. Yaklaşık 3-3,5 senedir yolumuzu kullanamıyoruz. Devletin kadastrosunun çizdiği haritalarda yolumuz var, ama gelin görün ki, ortada yol yok. Yolu belediyeden satın almak için 4,5 milyar para yatırdılar, belediye kabul etmedi. Sonra Danıştay’dan bir karar çıkarttılar, kararda yeni yapılacak santral için heyelan bölgesi tehlike arz ettiği için kamu yararına söz konusu yolun firmaya satılması isteniyor. Oysa burası yeni yapılmadı. 2003’den beri faaliyette, devleti de kandırıyorlar. Belediyeden mal müdürlüğüne geçirmişler ve hazine arazisine dönüştürerek satın almışlar. BİMER, CİMER, İçişleri Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Malatya Valiliği, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Darende Kaymakamlığı, Darende Belediyesi’ne başvurduk, başka da gidecek yerimiz kalmadı. Biz bin yıldır buradayız.”

Eski muhtar Hatem Kaçaman da HES’i kuran şirketin yerleşene kadar mahalleliye iyi göründüğünü, yerleştikten sonra gerçek yüzünü gösterdiğini söyledi. Kaçaman, “Bizim mahalleli, devletine, milletine, hükümetine bağlıdır. Bu işletmeyi de o yüzden sahiplendi. Elimizden geleni de yaptık destekledik, hatta yemeklerine kadar da verdik. Yerleştikçe kendi çıkarları için halkı mağdur ettiler. Karşıda görünen yerler buranın merası, oralarda arazilerimiz de var gidemiyoruz. 500 metrelik yolumuz, 15 kilometreye çıktı” dedi.

BEŞ AİLE KARŞI TARAFTA KALDI

 

Sabri Korkutan’ın ailesiyle birlikte beş aile, mahallenin bir tarafında kaldı. Korkutan, isyan ediyor:

“Karşı tarafta mezarlığım var, camiim orada, kızım var bacım var, üç senedir oraya gidemiyorum. Arabam yok, onlara gitmem için 15 kilometreyi dolaşmam lazım. Bazen geliyorum santrale güvenlik kamerasının karşısına geçiyorum, bana bu hasretliği çektirenin kapısı kitli kalsın diyorum. Bayram namazına karşı camiye gittim, babamın mezarı burada gidemedim. Kendileri de babalarının çocuklarının mezarı başına gidemeyeler. Yolumuzun açılmasını istiyoruz.”

Ruhani Kaçaman, yaylaklar yolun karşı tarafında kaldığı için hayvanlarını otlatamıyor.

Nimet Çakır da, “Geldiklerinde, ‘Yolunuzu yapacağız, ceyranınızı vereceğiz, her şey bizden size bedava” dediler. Bize ne vaatlerde bulundular, sonunda bize böyle ettiler” dedi.

AMBULANS ERİŞMİYOR: “Zamanında Gelseydi Kurtarabilirdik”

Cevdet Özdemir’in eşi beyin kanaması geçirip hayatını kaybetmiş. Yol kapalı olduğu için ambulansın 45 dakika kaybettiğini söyledi. Özdemir, doktorların “Zamanında gelseydi kurtarabilirdik” sözünü aktarıyor.

Kaynak: Ekrem DEMİR Aydnlık- Ulusal Kanal