Kimin Bayramı

18.07.2015 - Cumartesi 14:43

Klişe bir bayram yazısı düşmek, sorunlarla boğuşan sorumlu Darende’nin “ilkeli” bir gazetesine yakışacak bir durum olmasa gerek. Bu nedenle “bayramınız kutlu olsun” gibisinden bir iki satır karalayarak Darende’nin sorunlarını görmezden gelmek, insanın tabiri caizse “kafasını kuma gömmesinden” öte bir şey olmaz.

Mukaddes bir ayın nihayetiyle eriştiğimiz bayramda 30 yapraklı gül şehrinin senelere nazaran gelişmediğini bir tarafa bırakalım, ekonomik-sosyal yandan daha da geriye gittiği gerçeği, baba ocağı Darende’ye bayram ziyaretine gelen saygıdeğer hemşehrilerimizin yorumları arasında yer alıyor.

 

Önemli zenginlikleri olan Darende neden fakirlik içinde?

Cevabı aslında gözler önünde.  Şeyh Hamidî Veli külliyesi ve daha nice tarihi turistik alanların Hulusi Efendi Vakfı’nın mülkü haline getirilmesi ve bunların birer ticarethanelere dönüştürülerek metalaştırılmasıdır ki bunu görmek için çok deha olmaya gerek yok. Okuyucularımızın bu paragrafa “Madem sorun belli, ee o zaman çözümün önündeki engel ne?” şeklinde bir sual ilave edeceğinden eminim. Onun da cevabını şöyle vereyim, gözünü para hırsı bürümüş bu kişilerin kendilerini önce Şeyh Hamidî Veli Hazretleri’nin torunu yapması akabinde doğal olarak peygamber torunu olarak görmelerini mütedeyyin Darende toplumunun eleştirel düşünen insanların önüne bir “kalkan” gibi koymaları.  “Aman konuşma, çarpılırsın!”, “Onlar olmasa Darende yok olurdu” gibisinden sözde müslüman özde cahil olan “insan kölesi” güruhun oluşturduğu dalkavuklar ordusu yıllarca Darende’yi kemiren bu kangrenin teşhiş edilmesine mani oldu. Lakin artık Darende’nin özgür bir gazetesi var. Hiçbir gerçek edebi gizli kalmaz!

 

Bu yılki sempozyum orta çağ Hristiyanlığını aratmadı!

Her yıl, Zaviye Mahallesi eşrafından merhum Osman Hulusi ATEŞ beyefendiyi (k.s, hazret diyerek putlaştırmasak da bizde severiz!) anmak üzere Hulusi Efendi Vakfı tarafından icra edilen anma sempozyumu bu yılda yine “para” teması etrafında icra edildi. Riyanın, gösterişin, israfın had safhada olduğu Yusuf Paşa bedestenindeki müzayede de dindar! kimselerin tespih, semaver gibi klasik eşyalara 10 bin 15 bin gibi astronomik fiyatlar ödeyerek hasenatta bulundular! Bu ilginç manzara orta çağdaki Hristiyan din adamlarının para karşılığı cennetten arsa satma hadisesini bile geride bırakacak düzeyde!

 

Hulusi Efendi Vakfı’nın din anlayışı Allah’ı devreden çıkararak “himmet” üzerine kurulmuş durumda!

Yusuf Paşa Bedesteninde yapılan müzayede de sınava girecek olan bir öğrencinin ailesinin astronomik bir fiyata alması üzerine anonsçunun “Himmeti aldı, artık istediğine nail olur” minvalinde bir yorum yapması rantçı vakfın dini değerleri ne denli yozlaştırıp, metaya dönüştürdüğüne de gözler önüne serdi. Vakfın kayıt dışı bu metotla her yılkaç milyon TL elde ettiği ise bilinmiyor!

***

Bunca riyanın, iki yüzlülüğün, haksızlığın gölgesinde bir Ramazan Bayramına daha ulaşan güzel Darende’nin asıl bayramı din kisvesi altında para, makam, mal mülk devşirmekten başka bir faydası olmayan kam emicilerinden kurtulduğu zamandır.

Hakiki bayrama erişmek dileğiyle!

Darende’li Mütefekkir

YORUM YAZ

Yorum Yazabilmek İçin Lütfen Giriş Yapın.